Kabaktepe, partisinin İstanbul Vilayet Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, 14 Mayıs’ta milletin oylarıyla parlamentonun belirlendiğini, cumhurbaşkanı seçiminin ise çok az bir farkla ikinci çeşide kaldığını söyledi.
Bu seçimin de 28 Mayıs’ta yapılacağını hatırlatan Kabaktepe, AK Parti’nin her seçimde olduğu üzere bir bölgenin, bir etnisitenin, bir yapının, bir ideolojik kutuplaşmanın ya da merkezin değil, Türkiye’nin partisi olduğunu bir defa daha gösterdiğini tabir etti.
Kabaktepe, seçim sonunda yapılan açıklamaların hem topluma hem demokrasinin temel yansıması olan seçimlere bakış açısına dair siyasi aktörlerin ve partilerin yaklaşımına dair ipuçları verdiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim gecesi yaptığı konuşmada, hem demokrasiye hem milletin iradesine vurgusu hem de seçimin daha muhakkak olmaması durumundan kaynaklı üslubunun ortada olduğunu lisana getiren Kabaktepe, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Hem sandıktan gelecek sonucun ne olduğu aşikâr olmadan bir tabirin kullanılmamış olması hem milletimizin iradesi ne olursa olsun hürmet duyulacağının altının çizilmiş olması bunun çok değerli bir yaklaşım usulü olduğunu tabir ediyorum ve 85 milyonun her birinin kendisine oy versin yahut vermesin hürmet duyulması gereken davranışına ve emanetine de sahip çıktığımızı ve çıkacağımızı vurgulamıştık. Fakat ne yazık ki o gün milletimizin sükunetle seçimi izledikleri saatlerde iki tane büyükşehir belediye lideri, Ankara ve İstanbul büyükşehir belediye liderleri televizyonlara çıkarak daha sonuçların ve sandıkların büyük bir çoğunluğu da açılmamış olmasına karşın bir tanesi 13. cumhurbaşkanını ilan etmiştir, başkası de 81 vilayette ileride olduklarını söylemiştir.”
CHP’nin tarihinde 81 vilayette hiçbir vakit birinci olamadığını anlatan Kabaktepe, “Ankara Büyükşehir Belediye Lideri’ne bu tarih bilgisi noktasına da bir hatırlatmada bulunmak isterim; Sayın İmamoğlu da 13. cumhurbaşkanını ilan etti. Bunu biz seçime, millete, ulusal iradeye, seçim sürecine yalnızca bir saygısızlık olarak görmüyoruz, tıpkı vakitte bir manipülatif hareket olarak görüyoruz. Hasebiyle demokrasi süreçlerinde, seçim süreçlerinde bu tip manipülatif hareketlere, bu tip yaklaşımlara, bu tip telaffuzlara yer yok. Bu hem ciddiyetsizliktir hem ulusal iradeye saygısızlıktır hem de bir algı operasyonu oluşturmaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Kabaktepe, 21 yıllık eser ve hizmet siyasetinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şahsında 27 milyonu aşan vatandaşın teveccühüne tekrar mazhar olduğunu lisana getirdi.
İstanbul ve Türkiye genelinde demokrasiye hürmetin görüldüğünü aktaran Kabaktepe, olaysız bir seçim sürecinin geçirildiğini, bunun da sandıklarda bulunan tüm partilerin başarısı olduğunu söyledi.
“MİLLETİMİZİN İRADESİNE SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Kabaktepe, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“AK Parti olarak, İstanbul’umuzda 30 bin 803 sandıkta hem sandık heyeti üyelerimiz, asıl, resmen vermemiz gereken hem yedek üyelerimiz hem sandıklara yeniden verdiğimiz bir ila üç ortası müşahitlerimiz, 1900 avukatımız, 5 bin 702 kat sorumlumuz, 2 bin okul sorumlumuz, 4 bin bilgi giriş elemanımızla yani 151 binin üzerinde kardeşimizle parti görevlimizle seçimi birinci dereceden okullardan takip ettik. Yeniden 28 Mayıs’ta da birebir formda biz bu sandık görevlilerimiz, okul sorumlularımız, avukatlarımız, data giriş elemanlarımızla takip edeceğiz. Buradan, 14 Mayıs’ta olduğu üzere milletimizin iradesine sahip çıkacağız.”
Kabaktepe, depremzedelere yönelik sözleri de eleştirerek, 50 bin vatandaşın hayatını kaybettiği, milyonlarca insanın konutundan olduğu, bu türlü büyük bir doğal afetten sonra sadece bir seçim kaybedildi diye millete hakaret etmenin hiçbir izahının olmadığını lisana getirdi.
Kabaktepe, Tekirdağ Büyükşehir Belediyesinin, kentteki bir tesiste konuk ettiği depremzedelerin konaklamalarına son verme kararına da değinerek, büyük bir talihsizlik olan bu durumu hiçbir insanın, kurumun hiçbir nedenle izah etme imkanının olmadığını söz etti.
“Bir kurum, bir belediye nasıl olur da çıkan oylara nazaran depremzedenin ilgili binada konuk olup olmamasına karar verir.” diyen Kabaktepe, şöyle devam etti:
“Yine mesela takip edeceğimiz bir konu var. Zelzele bölgesinde sandıklar oluşturuldu. Oluşturulan sandıklarda diyelim İstanbul Büyükşehir Belediyesinin zelzele bölgesine gönderdiği vazifeliler var. Bizim de görevlilerimiz var. 300’e yakın yani vazifeli İBB’nin gönderdiği vazifeliler bir sandıkta oy kullanıyor. Bize, ‘Çalışanların şayet bu sandıktan CHP birinci çıkmazsa işine son vereceğiz.’ diye tehdit edildiklerine dair bilgi geldi. Bunu teyit etmedik. O sandığı bulacağız. O sandığın sonuçlarına bakacağız. O sandığın sonuçlarından sonra şayet İBB bu türlü bir şey yaparsa onun da takipçisi olacağımızın altını çizmek istiyorum.”